disk atan atlet

28 Şubat 2010 Pazar
taaa uzun yollardan gelmiş...aman bi hoşgeldine gidelim ayıp olmasın dedim ...gittim bizzat yerinde inceledim ....abi çok fit... herbir kası öle bak bak bitmiyoo....o değilde beni şu sonradan monte edilmiş kafası daha bi cezbetti ..abiyi bulduklarında vucut tastamamda kafa kırıkmış ...hemen yenisi monte edilmiş....yaw bende tam yeni bi kafa ararken nasıl içim gitti nasıl özendim anlatamam....böle bi sanat eserine bakışım buysa yeni kafa şart değilmi bana yaw...nolur bunu kırmam an meselesi ..hemen bi tane monte alayım .....(ha bu arada bir daha dünyaya gelirsem nolur japon turist olarak geleyim ...)
 
not: meşhur disk atan atlet heykelinin orjinal ismi "diskobolos" diye de geçer.diskobolos heykeli 1781 senesinde romanın yedi meşhur tepesinden olan Esquilino da bulundu. italyan arkeolog carlofea bu heykelin muhtemelen m.ö. 500 ortalarında ünlü heykeltıraş myron tarafından yapılan bronz çalışmasının bir kopyası olduğunu öne sürmektedir.  heykeldeki hareket, ritm ve denge unsurları oldukça belirgin durumda.  myron ise bu tarzın öncülerinden biri olarak bilinmektedir. bu heykel aynı zamanda antik stilden klasik çağ heykeline geçişin bir örneğidir.bilginize...

duvar ''1''

23 Şubat 2010 Salı
bir çoğumuzun küçükken oynadığı oyundur bulutlara bakıp bişeylere benzetmek....bu da o oyunun devamı ...duvarlardaki tesadüfi aşınmaların bendeki göz oyunları...ilk örnek bu ... eminim bi çoğumuz hala oynuyodur.... durmak yok oyuna devam ...

!f

22 Şubat 2010 Pazartesi

!f    istanbul afm uluslararası bağımsız filmler festivalinin bu yıl  9. su gerçekleşti... gitmek istediğim birsürü film vardı ama hem zamanımın kısıtlı olması hemde bilet bulamamam sebebiyle sadece 3 tane filmi seyredebildim..mary ve max.. .bu animasyon öle ince bi şekilde dokunuyo ki insana ağlama sınırımın uç noktasını zorladı diyebilirim.. esprili uslubuyla bi gülüp bi ağlama arasında gelip gidiyosunuz...çok hayata dair.. çok dünyaya dair.. çok insana dair anlar barındırıyor içinde...the lovely bones ... 14 yaşında ölen susie nin katilinin bulunduğu ana kadar ölümle yaşam arasında kaldığı anı fantastik bi dille gayet duygusal bi şekilde anlatmış film ...moral bozukluğu ve 31 ... gururla sölemek isterim ki türk filmi.. 3 kafadar cihangirdeki evlerinin balkonunda sigara içerken kapılarının önünde bir filmin bir setine şahit oluyorlar...hatun geliyo hey taksi diye bağırıyor..ama bu sahne o kadar çok tekrar alıyoki 14 saat sürüyor.. 3 kafadara daral geliyo abi biz bu kadar saatte film çekeriz be diyolar..çekermiyiz çekemezmiyiz derken bu filmi 18 saatte tamamlıyolar...iddaa üzerine çekilmiş eğlenceli farklı illaki izleyin diyebileceğim bir film..İf te aynı zamanda dünya galasıymış filmin..(filmin 14 şubatta gösterilmeside çok manidar efem)oyuncular ve ekip tam tekmil film sonrası bizleydiler..dvd sinin çıkacağı müjdesinide verdiler ..bence kaçırmayın..iş te bu da onların webteki adresleri ...bakmadan geçmeyin.. tık tık tık

ilk cemre düştü dediler de inanmadım ...

20 Şubat 2010 Cumartesi

gece gece

19 Şubat 2010 Cuma
uzun bi aradan sonra niyahet akşam bi arkadaşımı evimde ağırlama fırsatım oldu ....yemek sonrası kurulduk tv karşısına patlattık mısırları filmleri seçmeye başladık....yanında getirdiği dvd lerin içinden 4 dalda altın portakal sahibi olan pazar isimli filmi seçtik ..yönetmeni ben hopkins....
1994 te doğuda bir kasabada geçiyor..kafasında 40 tilki dolaşan ne iş olsa yaparım abi yeterki köşeyi bugün döneyim diyen kahramanımızın değer yargılarının nasıl bi anda çöktüğünü ve çarkın nasıl döndüğünü anlatıyor....velhasılı hergün rastladığımız ve mantar gibi çoğalarak içimizde barındırdığımız bu tiplerin prototipi olarak alınmış bir karakter ve taklaları ....genel türkiye halleri...bizi bize anlatan bir film...
ikinci seçtiğimiz film ise biraz benim fırsatçılığımın kurbanı oldu ... ne zamandır acep tırsaymıyım diye cesaret edemediğim şu dünyayı sarsan gerilim filmi paranormal activity hooopppp listemin önüne gelip ee izlesekmi zaten iki kişiyiz nidalarıyla açıldı.....korku değilde daha çok eee deyip deyip gerim gerim gerilme durumları oldu ....10 bin dolarlık bütçeyle gayet iyi çekilmiş ve düşünülmüş film...bilinmeyenin ve açıklanamayanın cazibesi....film bitti horrr kafayı vurup yattım....sabaha kadar misler gibi uyumuşum en deliksizinden...banada böle bi aktivite musallat olduysa zamanında başedemeyip gitmiştir herhal.... :)bu türü sevenlerin çok beğeneceklerini düşünüyorum...şahsen ben beğendim ...


12345678910

18 Şubat 2010 Perşembe

 sen seversin diye tık tık 
  : )

semiha berksoy

16 Şubat 2010 Salı

uçuk türk kadını ...uçup gitti bu dünyadan bize kendi dünyasını bırakarak...

Kâzım Taşkent Sanat Galerisi ve Sermet Çifter Salonu  12 Şubat  - 21 Mart 2010 tarihleri arasında “Ben Yaşardım Aşk ve Sanatla” sergisi ..

bu dünyanın tuvallere yansıyan küçük bir kısmını burada sizlerle paylaşıyorum ama kocaman bir dünya orada sizi bekliyo ...daha zaman varken kaçırmayın derim...

iki farklı dünya

12 Şubat 2010 Cuma
güvercin : daha önce aynı yazarın koku isimli romanını okuyup yaptığı tasvirlere bayılmışlığımdan diğer romanınıda hemen alıp okumak istedim ..ikinci romanı güvercin pariste rutin bir hayat süren banka bekçisinin alışkanlıklarına ve yalnızlığına olan bağlılığının bir sabah bir güvencinle nasıl alt üst olduğunu anlatıyor... hakkaten ürkütücü bir paranoya sözkonusu kitapta..gene yazar inanılmaz betimlemelerde bulunmuş..

mazi kalbimde bir yaradır :  1994 te basılmış... kadiköyde bir sahaftan edindim kitabı...kitap genel olarak evli bir kadının kocasını aldatmasının üzerine yazılmış gibi görünsede yazar kadınların kadınlarla olan o çetrefilli malum ilişkilerini , aşk evlilik ve cinsellik üçgeni içinde gelişen olayları çok akıcı bir dille iyi bir kurguyla anlatmış...kitaba ismini veren tango için bir tık

sırıtıyorum :)

11 Şubat 2010 Perşembe
hani bi reklam vardı ...hatırlarmısınız bilmem...hiç tanımadığınız biri size bir çiçek verirse naparsınız....bön bön muatap kaldığım o reklam sloganına cevap vermek istiyorum....yaw ben çok şımarırım ....sevgili edabellaa    beni şımartan blog oldu ..zaten hayran hayran fotolarına bakarken ekstradan 100.izleyicisi olmam şerefine bana bu cicibici paketi gönderdi...içindende bu şekerler çıktı ....ben şımarmayımda napayım...teşekkürler eda :) seni izlemeye devam edecem...

sun been down for days

9 Şubat 2010 Salı

heyooOOO

6 Şubat 2010 Cumartesi

sonunda vuslata erdim ve bugün iş yerinden bir saat izin alarak koşarak sirkeciye gittim..lensimi alır almazda kendimi eminönünde buldum ...önüme çıkanı çektim ...oh be..mutluluk......bugünü kendime armağan ediyorum... :))